Bugünkü yazımının tamamını, Seo Sözlük ekibi olarak yönettiğimiz müşterilerden edindiğimiz bilgiler doğrultusunda hazırladım. Yani işin edebiyatını pas geçip, birebir deneyimlediğim direkt e-ticaret satış arttırma yönetmeleri hakkında size bilgi vereceğim.
Not: Birazdan okuyacağınız makale, biraz daha ufak çaplı e-ticaret sitelerine hitap edebilir. Amacım hızlıca sonuç verecek konuları anlatmak!
Anlatacağım çok şey var hadi hemen başlayalım
1 – Pazar Yerleri
Özellikle yeni kurulan e-ticaret siteleri, web sitelerini açar açmaz satışların siteye yağacağını sanır. O büyük açılış gününe hazır olmak için çok çaba sarf ederler. Oysa ki durum ne yazık ki çok farklı.
Yeni kurulan küçük veya orta çaplı web sitelerin, açılır açılmaz sipariş alması çok zor. Hatta reklamla bile oldukça zor. Dolayısıyla sıcak satışın gelebileceği kanallara hemen entegre olmakta fayda var.
Nedir bu kanallar? Tabii ki pazar yerleri.
Pazar yerlerinin komisyon oranları birçok firmaya öldürücü gözükür. Bana da çok korkutucu geliyor valla
%20 komisyon mu! Kalbime inecek galiba
Ama o kadar da korkutucu bir durum yok inanın.
Neden mi? Hemen anlatayım…
Sipariş sıkıntısı çeken online firmalar, ciro dışında da birçok konuda dezavantaj yaşarlar. Hizmet verdiğimiz firmalarda karşımıza çıkan dezavantajları sıralamak gerekirse:
** Yüksek alım yapamadıkları için fiyat avantajı kayboluyor.
** Operasyon olarak kendilerini pek geliştiremiyorlar
** Müşteri sayısı çok az olduğu için müşteri memnuniyeti konusunda geride kalıyorlar
** Personel yönetimi çok zor oluyor. Eleman ya boş boş oturuyor ya da firmada gelecek görmüyor ve istifa ediyor.
** Sabit giderler, gelir olmadığı için iyice göze batmaya başlıyor
** Altın değerindeki zamanımız verimsiz geçiyor.
** Her şeyi geçtim sıkıntıdan motivasyonunuz kayboluyor.
işte bu sebeplerden ötürü pazar yerlerini yüksek komisyon ödemekten çekinmeyin. Siz hele bir satmaya başlayın süreç içerisinde satışları pazar yerlerinden web sitenize kaydırmanın yollarını da bulacaksınız. (Hatta ileride bu konu ile ilgili de bir makale yazsam iyi olacak
)
Ek bilgi: Piyasada harika entegrasyon programları var. Bu programlar ile web sitenizde yapacağınız bir değişiklik, pazar yerlerine saniyesinde yansıyor. Yani size web sitenizdeki bir ürünün fiyatını güncelliyorsunuz, tık bütün pazar yerlerinde fiyat güncelleniyor. Hatta pazar yerlerindeki rakipleriniz fiyat arttırdığında sizin fiyatınız otomatik güncellenebiliyor. Aklınızda bulunsun
2 – Özel Kampanyalar
Emre, e-ticaret satış arttırma yöntemleri dedin, işin gücün bize para harcatmak dediğinizi duyar gibiyim ama ancak ne yazık ki elinizi cebinize atmaya devam edeceksiniz
Ücretsiz Kargo Seçeneği
Diğer ülkelerde bu iş nasıl gidiyor çok bilmiyorum ama bizim ülkemizde ücretsiz kargo seçeneği çok ilginç sonuçlar veriyor.
Size başımıza gelen bir örneği anlatmak istiyorum:
Bir müşterimiz 40 TL ye sattığı bir ürün için 7 TL kargo ücreti talep ediyordu. Ortalama günde 7-10 arası satan bu ürünün tedarik ve kargo süreci biraz zorlu olduğu için firma sahibi bu üründen vazgeçmek üzereydi. Son bir şans vermek adına ücretsiz kargo seçeneğini kullanmak istedik. Hem de fiyatı 47 TL’ye çekerek. Biz bu çalışmayı yaptıktan çok kısa bir süre içerisinde ürün günde 15-20 arası sipariş almaya başladı. Toplam fiyat aynı olmasına rağmen bu yaşanana inanabiliyor musunuz?
Çıkarılacak ders: Bizim millet kargo ücreti vermeyi sevmiyor.
Bizim millet Mc Donalds’da ketçup ve mayoneze de para vermek istemiyor. Hatta yemekten sonra gelen çaya da para vermek istemiyor
Neymiş: İçinde bulunduğumuz toplumun müşteri davranışını çok iyi anlamak lazım
Kupon:
Müşterilerinize kupon vermekten çekinmeyin. Alışveriş esnasında avantajlı bir durumda olduğunu düşünen bir kullanıcı, sizin daimi müşteriniz olabilir.
Yapılabilecek kupon taktikleri:
** Üye ol, 10 TL kupon kazan
** Arkadaşını üye yap 10 TL kupon kazan
** 100 TL harca bir sonraki alışverişinde 10 TL kupon kazan
** Aldığın ürünü sosyal medyada paylaş 5 TL kupon kazan
gibi gibi gibi…
Lead Kampanyaları
Sizin için bir üye kazanımı belki gelecek bir satıştan çok daha değerli. Bunu gerçekten inanarak ve bilerek söylüyorum.
Eticarette üye kazanamı konusunda yaşanan çok temel 3 problem var. Bunlar:
1 – Üye kazanımı için maliyet hesabı yapmayı pek bilen yok (Bknz: adwords reklam maliyeti düşürme )
2 – Üye nasıl kazanılır pek bilen yok
3 – Kazanılan üye nasıl sadık bir müşteriye döner bilen yok.
(Büyük e-ticaret firmaları bu konuları çok iyi biliyor tabii, benim bugünkü konum biraz küçük e-ticaret sitelerine…)
Peki ne yapmak lazım?
Eğer eticaret konusunda pek deneyimimiz yoksa çok basit bir kampanya ile üye kazanım çalışmalarına hemen başlamalıyız. Örnek: “Bültenimize kayıt ol, ilk alışverişinde %10 indirimi kap” kampanyası. Lead kampanyaları en iyi sosyal medyada çalıştığı için de hızlıca bir Facebook / Instagram kampanyası açabilirsiniz.
Üye edinme maliyetiniz = Facebook reklam maliyetiniz / üye sayısı + satın alınan üründen yaptığınız %10’luk indirimin parasal karşılığı. Yani eğer reklama 10 tl harcayıp, iki tane email elde ederseniz ve bu iki kişi yapacakları alışverişten 5’er tl indirim kazanırlarsa, bir üye edinme maliyeti: 10/2 + 5= 10 TL olacaktır.
Peki şimdi? Şimdi işin dürtme kısmı başlıyor: Mailing!
Düzenli ve doğru saatlerde göndereceğiniz emailler, eticaret satışlarınızı önemli ölçüde arttırabilir. Zaten sizden daha önce alışveriş yapmış birisini yeni bir alışverişe ikna edebilmek sandığınızdan daha kolay olacaktır. 10 TL ye kazandığınız bir müşteriyi 10 ay sitenizden alışverişe ikna ettiğinizi düşünsenize!
Not: Benim örneğim 10 TL. İnanın bunu 50 TL bile çıkarabilirsiniz.
Yukarıda anlattıklarıma ek olarak; ücretsiz iade seçeneği, kapıda ödeme kolaylığı, çapraz satış teknikleri gibi birçok satışa yönlendirici taktiği de kullanmanızı öneririm.
3 – Google AdWords Reklamları
Google reklamları konusunda çok fazla detaya girmeden direkt sonuç verecek kampanya modellerini size anlatmak istiyorum
– Alışveriş Reklamları
Google alışveriş reklamları en çok satışın gerçekleştiği reklam modellerinden birisi. Bunun sebebi de görsel zekamızın tercihlerimiz üzerindeki etkisi. Yani insanlar yazı okumaktansa resimleri incelemeyi daha fazla seviyor.
Alışveriş reklam örneği verelim bir tane:
Yani eğer çok ciddi bütçeniz yoksa arama ağı reklamları veya görüntülü reklam ağına hiç girmeden direkt alışveriş reklamlarını deneyebilirsiniz.
– Dinamik Yeniden Pazarlama Reklamları
Görüntülü reklam ağına hiç bulaşmayın dedim ama dinamik reklamlar gerçekten de harika. Google sitenizdeki ürünleri çekip, otomatik reklam oluşturup sitelerde çok güzel bir görünüm ile sergiliyor. Siz hiççç uğraşmıyorsunuz.
Size önerim bu reklam modelini kullanacaksınız direkt yeniden pazarlama kitlenizi hedeflemeniz. Yani siteniz ile daha önce bir ilişkide bulunan kişilere reklamlarınızı gösterebilirsiniz.
Bir tane de dinamik reklamlara örnek verelim. Aşağıda göreceğiniz gibi çok basit ve sonuç odaklı!
4 – SEO
Bu Emre nasıl oldu da hala SEO’ya girmedi dediniz değil mi
SEO ya bulaşmadan asla olmaz
Ama bugün bir sürpriz yapacağım ve bu konuya direkt sonuç odaklı yaklaşacağım. Yani konuya çok derinlemesine inmeyip, nokta atışı yapmaya çalışacağım. (Eticaret SEO hakkında çok detaylı bir makale okumak isterseniz karşınızda: E Ticaret SEO)
Eğer yeni kurulmuş veya ufak bir eticaret sitesi iseniz:
1 – Sitenizin genel SEO problemlerine odaklanın
2 – Sitenin SEO açısından uygun olduğundan emin olun
3 – Akıllı anahtar kelime seçimi yapın ve bu sayıyı 3-5 tanede tutun
4 – Anahtar kelimedeki hedefiniz 1. sıra olsun
5 – İlk sayfada n11, hepsiburada, gittigidiyor gibi rakipler varsa anahtar kelimelerinizi değiştirin
5 – Sosyal Medya
Sosyal medyayı kesinlikle çok iyi kullanmalısınız. Neden mi? İşte size ufak bir veri:
Türkiye Facebook kullanmayı gerçekten seviyor! Biraz daha veri isterseniz internette kısa ve temiz bir veri buldum, okumak için tıklayınız.
Peki ne yapmak gerekiyor?
Yapmanız gerekenler:
6 – Kullanıcı Deneyimi
Kullanıcı deneyimi konusunda yapmanız gerekenleri hızlıca sıralıyorum:
Hız: Web siteniz roket gibi olsun. Sitenizin hızlı açılması için gereken neyse yapın. Hep şu tarz konuşmalara denk geliyorum: – site bana biraz yavaş açılıyor gibi geliyor, sana da öyle geliyor mu?
Bu tarz konuşmaların içerisindeyseniz siteniz yavaş demektir. Sonuç: para kaybediyorsunuz!
Yönlendirici Butonlar: Call to action butonları diye bilinen, kullanıcıları alışveriş yapmaya yöneltecek butonlar kullanın.
Nedir bu butonlar? Hemen al, fırsatı yakala, Hemen incele gibi…
Zengin İçerik: Sitenizde zengin görseller ve videolar kullanın. Böylece rakiplerinize kıyasla önemli bir konuda öne geçmiş olacaksınız.
Blog: Web sitenizin mutlaka bir blogu olmalı. Bu blogu adeta ayrı bir projeymiş gibi ele almalı ve içeriğe çok dikkat etmeliyiz. E-ticaretin yarattığı soğukluğu, blog çözebilir. Bknz: İçerik pazarlama
Canlı Yardım: Web sitenizde mutlaka canlı yardım olmalı. Ziyaretçilerinizin kafasına takılan konular olursa, canlı yardım aracılığı ile bu konuları çözebilir, e-ticaret satışlarınızı arttırabilirsiniz. Siteye canlı destek ekleme çok önemli
Beni bıraksanız daha anlatacağım ama yazının bu satırına kadar gelebildiyseniz gerçekten de konu ilginizi çekmiş demektir.
Bir Makale Daha?
Not: Birazdan okuyacağınız makale, biraz daha ufak çaplı e-ticaret sitelerine hitap edebilir. Amacım hızlıca sonuç verecek konuları anlatmak!
Anlatacağım çok şey var hadi hemen başlayalım
1 – Pazar Yerleri
Özellikle yeni kurulan e-ticaret siteleri, web sitelerini açar açmaz satışların siteye yağacağını sanır. O büyük açılış gününe hazır olmak için çok çaba sarf ederler. Oysa ki durum ne yazık ki çok farklı.
Yeni kurulan küçük veya orta çaplı web sitelerin, açılır açılmaz sipariş alması çok zor. Hatta reklamla bile oldukça zor. Dolayısıyla sıcak satışın gelebileceği kanallara hemen entegre olmakta fayda var.
Nedir bu kanallar? Tabii ki pazar yerleri.
Pazar yerlerinin komisyon oranları birçok firmaya öldürücü gözükür. Bana da çok korkutucu geliyor valla
%20 komisyon mu! Kalbime inecek galiba
Ama o kadar da korkutucu bir durum yok inanın.
Neden mi? Hemen anlatayım…
Sipariş sıkıntısı çeken online firmalar, ciro dışında da birçok konuda dezavantaj yaşarlar. Hizmet verdiğimiz firmalarda karşımıza çıkan dezavantajları sıralamak gerekirse:
** Yüksek alım yapamadıkları için fiyat avantajı kayboluyor.
** Operasyon olarak kendilerini pek geliştiremiyorlar
** Müşteri sayısı çok az olduğu için müşteri memnuniyeti konusunda geride kalıyorlar
** Personel yönetimi çok zor oluyor. Eleman ya boş boş oturuyor ya da firmada gelecek görmüyor ve istifa ediyor.
** Sabit giderler, gelir olmadığı için iyice göze batmaya başlıyor
** Altın değerindeki zamanımız verimsiz geçiyor.
** Her şeyi geçtim sıkıntıdan motivasyonunuz kayboluyor.
işte bu sebeplerden ötürü pazar yerlerini yüksek komisyon ödemekten çekinmeyin. Siz hele bir satmaya başlayın süreç içerisinde satışları pazar yerlerinden web sitenize kaydırmanın yollarını da bulacaksınız. (Hatta ileride bu konu ile ilgili de bir makale yazsam iyi olacak
)
Ek bilgi: Piyasada harika entegrasyon programları var. Bu programlar ile web sitenizde yapacağınız bir değişiklik, pazar yerlerine saniyesinde yansıyor. Yani size web sitenizdeki bir ürünün fiyatını güncelliyorsunuz, tık bütün pazar yerlerinde fiyat güncelleniyor. Hatta pazar yerlerindeki rakipleriniz fiyat arttırdığında sizin fiyatınız otomatik güncellenebiliyor. Aklınızda bulunsun
2 – Özel Kampanyalar
Emre, e-ticaret satış arttırma yöntemleri dedin, işin gücün bize para harcatmak dediğinizi duyar gibiyim ama ancak ne yazık ki elinizi cebinize atmaya devam edeceksiniz
Ücretsiz Kargo Seçeneği
Diğer ülkelerde bu iş nasıl gidiyor çok bilmiyorum ama bizim ülkemizde ücretsiz kargo seçeneği çok ilginç sonuçlar veriyor.
Size başımıza gelen bir örneği anlatmak istiyorum:
Bir müşterimiz 40 TL ye sattığı bir ürün için 7 TL kargo ücreti talep ediyordu. Ortalama günde 7-10 arası satan bu ürünün tedarik ve kargo süreci biraz zorlu olduğu için firma sahibi bu üründen vazgeçmek üzereydi. Son bir şans vermek adına ücretsiz kargo seçeneğini kullanmak istedik. Hem de fiyatı 47 TL’ye çekerek. Biz bu çalışmayı yaptıktan çok kısa bir süre içerisinde ürün günde 15-20 arası sipariş almaya başladı. Toplam fiyat aynı olmasına rağmen bu yaşanana inanabiliyor musunuz?
Çıkarılacak ders: Bizim millet kargo ücreti vermeyi sevmiyor.
Bizim millet Mc Donalds’da ketçup ve mayoneze de para vermek istemiyor. Hatta yemekten sonra gelen çaya da para vermek istemiyor
Neymiş: İçinde bulunduğumuz toplumun müşteri davranışını çok iyi anlamak lazım
Kupon:
Müşterilerinize kupon vermekten çekinmeyin. Alışveriş esnasında avantajlı bir durumda olduğunu düşünen bir kullanıcı, sizin daimi müşteriniz olabilir.
Yapılabilecek kupon taktikleri:
** Üye ol, 10 TL kupon kazan
** Arkadaşını üye yap 10 TL kupon kazan
** 100 TL harca bir sonraki alışverişinde 10 TL kupon kazan
** Aldığın ürünü sosyal medyada paylaş 5 TL kupon kazan
gibi gibi gibi…
Lead Kampanyaları
Sizin için bir üye kazanımı belki gelecek bir satıştan çok daha değerli. Bunu gerçekten inanarak ve bilerek söylüyorum.
Eticarette üye kazanamı konusunda yaşanan çok temel 3 problem var. Bunlar:
1 – Üye kazanımı için maliyet hesabı yapmayı pek bilen yok (Bknz: adwords reklam maliyeti düşürme )
2 – Üye nasıl kazanılır pek bilen yok
3 – Kazanılan üye nasıl sadık bir müşteriye döner bilen yok.
(Büyük e-ticaret firmaları bu konuları çok iyi biliyor tabii, benim bugünkü konum biraz küçük e-ticaret sitelerine…)
Peki ne yapmak lazım?
Eğer eticaret konusunda pek deneyimimiz yoksa çok basit bir kampanya ile üye kazanım çalışmalarına hemen başlamalıyız. Örnek: “Bültenimize kayıt ol, ilk alışverişinde %10 indirimi kap” kampanyası. Lead kampanyaları en iyi sosyal medyada çalıştığı için de hızlıca bir Facebook / Instagram kampanyası açabilirsiniz.
Üye edinme maliyetiniz = Facebook reklam maliyetiniz / üye sayısı + satın alınan üründen yaptığınız %10’luk indirimin parasal karşılığı. Yani eğer reklama 10 tl harcayıp, iki tane email elde ederseniz ve bu iki kişi yapacakları alışverişten 5’er tl indirim kazanırlarsa, bir üye edinme maliyeti: 10/2 + 5= 10 TL olacaktır.
Peki şimdi? Şimdi işin dürtme kısmı başlıyor: Mailing!
Düzenli ve doğru saatlerde göndereceğiniz emailler, eticaret satışlarınızı önemli ölçüde arttırabilir. Zaten sizden daha önce alışveriş yapmış birisini yeni bir alışverişe ikna edebilmek sandığınızdan daha kolay olacaktır. 10 TL ye kazandığınız bir müşteriyi 10 ay sitenizden alışverişe ikna ettiğinizi düşünsenize!
Not: Benim örneğim 10 TL. İnanın bunu 50 TL bile çıkarabilirsiniz.
Yukarıda anlattıklarıma ek olarak; ücretsiz iade seçeneği, kapıda ödeme kolaylığı, çapraz satış teknikleri gibi birçok satışa yönlendirici taktiği de kullanmanızı öneririm.
3 – Google AdWords Reklamları
Google reklamları konusunda çok fazla detaya girmeden direkt sonuç verecek kampanya modellerini size anlatmak istiyorum
– Alışveriş Reklamları
Google alışveriş reklamları en çok satışın gerçekleştiği reklam modellerinden birisi. Bunun sebebi de görsel zekamızın tercihlerimiz üzerindeki etkisi. Yani insanlar yazı okumaktansa resimleri incelemeyi daha fazla seviyor.
Alışveriş reklam örneği verelim bir tane:
Yani eğer çok ciddi bütçeniz yoksa arama ağı reklamları veya görüntülü reklam ağına hiç girmeden direkt alışveriş reklamlarını deneyebilirsiniz.
– Dinamik Yeniden Pazarlama Reklamları
Görüntülü reklam ağına hiç bulaşmayın dedim ama dinamik reklamlar gerçekten de harika. Google sitenizdeki ürünleri çekip, otomatik reklam oluşturup sitelerde çok güzel bir görünüm ile sergiliyor. Siz hiççç uğraşmıyorsunuz.
Size önerim bu reklam modelini kullanacaksınız direkt yeniden pazarlama kitlenizi hedeflemeniz. Yani siteniz ile daha önce bir ilişkide bulunan kişilere reklamlarınızı gösterebilirsiniz.
Bir tane de dinamik reklamlara örnek verelim. Aşağıda göreceğiniz gibi çok basit ve sonuç odaklı!
4 – SEO
Bu Emre nasıl oldu da hala SEO’ya girmedi dediniz değil mi
SEO ya bulaşmadan asla olmaz
Ama bugün bir sürpriz yapacağım ve bu konuya direkt sonuç odaklı yaklaşacağım. Yani konuya çok derinlemesine inmeyip, nokta atışı yapmaya çalışacağım. (Eticaret SEO hakkında çok detaylı bir makale okumak isterseniz karşınızda: E Ticaret SEO)
Eğer yeni kurulmuş veya ufak bir eticaret sitesi iseniz:
1 – Sitenizin genel SEO problemlerine odaklanın
2 – Sitenin SEO açısından uygun olduğundan emin olun
3 – Akıllı anahtar kelime seçimi yapın ve bu sayıyı 3-5 tanede tutun
4 – Anahtar kelimedeki hedefiniz 1. sıra olsun
5 – İlk sayfada n11, hepsiburada, gittigidiyor gibi rakipler varsa anahtar kelimelerinizi değiştirin
5 – Sosyal Medya
Sosyal medyayı kesinlikle çok iyi kullanmalısınız. Neden mi? İşte size ufak bir veri:
Türkiye Facebook kullanmayı gerçekten seviyor! Biraz daha veri isterseniz internette kısa ve temiz bir veri buldum, okumak için tıklayınız.
Peki ne yapmak gerekiyor?
Yapmanız gerekenler:
- Facebook sayfanızın beğeni sayısını arttırmaya çalışın
- Instagram sayfanızın takipçi sayısını arttırmaya çalışın
- Sıra dışı ve kimliğinizi yansıtan paylaşımlarda bulunun.
- Şaşırttın, eğlendirin, merak uyandırın
6 – Kullanıcı Deneyimi
Kullanıcı deneyimi konusunda yapmanız gerekenleri hızlıca sıralıyorum:
Hız: Web siteniz roket gibi olsun. Sitenizin hızlı açılması için gereken neyse yapın. Hep şu tarz konuşmalara denk geliyorum: – site bana biraz yavaş açılıyor gibi geliyor, sana da öyle geliyor mu?
Bu tarz konuşmaların içerisindeyseniz siteniz yavaş demektir. Sonuç: para kaybediyorsunuz!
Yönlendirici Butonlar: Call to action butonları diye bilinen, kullanıcıları alışveriş yapmaya yöneltecek butonlar kullanın.
Nedir bu butonlar? Hemen al, fırsatı yakala, Hemen incele gibi…
Zengin İçerik: Sitenizde zengin görseller ve videolar kullanın. Böylece rakiplerinize kıyasla önemli bir konuda öne geçmiş olacaksınız.
Blog: Web sitenizin mutlaka bir blogu olmalı. Bu blogu adeta ayrı bir projeymiş gibi ele almalı ve içeriğe çok dikkat etmeliyiz. E-ticaretin yarattığı soğukluğu, blog çözebilir. Bknz: İçerik pazarlama
Canlı Yardım: Web sitenizde mutlaka canlı yardım olmalı. Ziyaretçilerinizin kafasına takılan konular olursa, canlı yardım aracılığı ile bu konuları çözebilir, e-ticaret satışlarınızı arttırabilirsiniz. Siteye canlı destek ekleme çok önemli
Beni bıraksanız daha anlatacağım ama yazının bu satırına kadar gelebildiyseniz gerçekten de konu ilginizi çekmiş demektir.
Bir Makale Daha?